5 Mart 2013 Salı




Şeytan hemşire ölü hastayla verdiği pozlar sonunu getirdi.

İsviçre'de ismi güvenlik sebebiyle açıklanmayan bir hemşirenin Facebook'a koyduğu fotoğraflar kariyerinin sonunu getiriyor Genç hemşirenin ölü bir hastayla beraber çektirdiği fotoğrafı sosyal medyadan çok büyük tepki çekti.

 Kendini ’ruh hırsızı’ olarak tanıtan hemşirenin bazı fotoğraflara satanizm konulu mesajlar da attığı dikkat çekiyor. Fotoğraflara gelen tepkiler üzerine bir yorum yapan hemşire ’insanlar her gün ölüyor, alışın’ ifadelerini kullandı. İsviçre Sağlık Bakanlığı hemşire hakkında soruşturma açılacağını belirtti.

Mazhar Alanson'un eşi Biricik Suden önceki gün sosyal medyada bir arkadaşının kendisine gönderdiği ilginç fotoğrafla şoke oldu.

Suden twitter'de aldığı ilginç fotoğrafı takipçileriyle paylaştıktan sonra nasıl tepki vereceğini şaşırdı. Biricik Suden, sosyal medyada dolaşan ve bir arkadaşının kendisine ilettiği fotoğraftaki bir mağazanın kinayeli indirim sloganıyla büyük şok yaşadı. Bir giyim mağazasının vitrine astığı ve üzerinde "Pantolonları indirdik sizi bekliyoruz" şeklinde yazan fotoğrafı takipçileriyle paylaşan Suden, ardından tepkisini "Affınıza sığınarak bu nedir yahu? Antalya'daki bir arkadaşım yolladı foto orada mı çekilmiş bilmiyorum ama sosyal medyada dolaşıyor" sözleriyle dile getirdi.

4 Mart 2013 Pazartesi



"Aramızda Kalsın" programına konuk olan Sibel Gökçe, 20 yaşında İbrahim Tatlıses'in tecavüzüne uğradığını iddia ederek "Ben herkesi affettim ama bilinçaltım hatırlıyor" dedi.

Bu sabah Sacit Aslan ve Pelin Çini'nin sunduğu "Aramızda Kalsın" programına konuk olan Sibel Gökçeses getiren açıklamalarda bulundu.

Sibel Gökçe, 20 yaşında İbrahim Tatlıses'in tecavüzüne uğradığını iddia etti. Yaşadığını iddia ettiği korkunç olaydan sonra kendi kendisini tedavi ettiğini dile getiren Sibel Gökçe "Ben herkesi affettim ama bilinçaltım hatırlıyor" dedi.

1 Mart 2013 Cuma

                 Ünlü model kapak kızı oldu
Ünlü model Miranda Kerr bir derginin Ocak sayısının kapak kızı oldu.




Fransa'da yayınlanan Jalouse dergisinin Şubat sayısı için Alman fotoğrafçı Sebastian Mader'in objektifi karşısında verdiği pozlarla konuşulan Kerr, "bu ev bir aileye küçük gelir" diyerek New York'taki evini sattı.

Kerr, bekarlık günlerinde yaşadığı daireyi önce 1. 395 milyon dolara satışa çıkardı. Ardından fiyatı 1. 175 milyon dolara çıkardı. Ancak alıcı bulunamayınca fiyatı 1, 345 milyon dolara indirdi. Daire sonunda da yeni sahibini buldu. Miranda Kerr bu daireyi 2006 yılında satın almıştı. Aynı katta oğlu Flynn'in dadısının kalması için daha küçük bir başka daire de almıştı ünlü manken. Kerr ve Bloom'a yakın bir kaynak "Miranda ailesiyle daha geniş bir alanda yaşamak için bu daireyi sattı" diye konuştu. Miranda Kerr ve Orlando Bloom'un evliliklerinin kara günler geçirdiği konuşuluyordu son dönemde.



Selena Gomez ve Vanessa Hudgens son filmleri için bikiniyle poz verdiler.

Selena Gomez ve Vanessa Hudgens son filmleri Spring Breakers’in tanıtım çekimi için birbirinden renkli iç çamaşırı ve bikinilerle poz verdiler.


Kenan Erçetingöz ile Yüz Yüze programına konuk olan O Ses Türkiye'nin yıldızlarından Ayda Mosharraf, "Saf olduğum için beni kullanmaya çalıştılar" dedi.

Beyaz TV ekranlarında yayınlanan Kenan Erçetingöz ile Yüz Yüze programına konuk olan O Ses Türkiye'nin yıldızlarından Ayda Mosharraf, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Genç şarkıcı, 'Saf olduğum için beni kullanmaya çalıştılar ' dedi.

Bu zamana kadar en büyük desteği annesinden aldığını söyleyen Ayda'ya Erçetingöz, 'Annen dışında sana gel senin elinden tutalım, sana şöyle yaparız böyle yaparız diye yanına yanaşanlar oldu mu? ' diye sordu.

'Oldu evet ' yanıtını veren Ayda, 'Nasıl bir insan olduğunu öğreniyor insan ve sonra ona göre davranıyorsun ' diye konuştu.

Bunun üzerine Kenan erçetingöz, 'Ben de ismini vermiyorum o arkadaş daha önce de Hülya Avşar ile anılmıştı. Ama öyle bir şey olmamıştı. Bir takım insanları kullanarak bir yerlere gelen bazı tipler var. Tabiki bunlar senin bilmediğin konulardı ' dedi.

'BİRAZ SAFIM '

Ayda Mosharraf da buna karşılık, 'Evet bilmiyordum. Biraz safız. Fazla inanıyorum insanlara, o benim hatam. Ama artık duvarlar koymaya başladım. Az çok insanların nasıl olduğunu anlıyorum artık ' şeklinde konuştu. BEYAZ GAZETE

28 Şubat 2013 Perşembe





İ.Melih Gökçek'in rakı masasındaki fotoğrafı twitter'ı karıştırdı

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'i rakı masasında gösteren bir fotoğraf twitter'da paylaşılınca, sosyal medyada hararetli bir tartışma başladı.
Her bugün öğlen saatlerinde “Zeyneb” adlı kullanıcının Twitter’da  “masum değiliz hiçbirimiz” başlıklı bir tweetiyle başladı. Tweete bir de fotoğraf eklenmişti. Fotoğrafta Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek bir rakı masasında arkadaşlarıyla sohbet ederken görülüyordu.

“Zeyneb” adlı kullanıcı bu tweet’i Melih Gökçek’in twitter hesabına göndermeyi de ihmal etmedi. Zaten kıyamet de bundan sonra koptu. Gökçek, ani bir tepkiyle ve büyük harflerle “BU FOTOĞRAF FOTOMONTAJDIR. DÜZELTME YAPIP ÖZÜR DİLEMEZSENİZ SAVCILIĞA VERİRİM. İHTAREN BİLDİRİYORUM...CEVAP BEKLİYORUM” yazdı. Bundan sonra “Zeyneb” adlı kullanıcı önce özür diledi; Melih Gökçek ise “Özür dilemek fazilettir. Seni kutluyorum ve affediyorum” yazdı. Ancak bu süre içinde fotoğraflı tweet yalnızca kullanıcının hesabından 20 kez tweetlendi. 10 kez de favori listesine dahil edildi.

Bunlar olurken Melih Gökçek’in rakı masasındaki fotoğrafı, Gökçek taraftarları ile durumu komik bulanlar arasında tweet çekişmesine döndü. Örnegin Gökçek taarftarı olduğu anlaşılan biri “Başkanım özürden anlamaz bunlar. Verin mahkemeye. Başkentimizin başkanına hakaret etmek böyle kolay olmamalı.” yazarken karşılığında “böyle bir fotograf için insanları mahkemeye veririm diye tehdit mi ediyorsunuz? sizin mizah anlayışınız yok mu?” yorumları gelmeye başladı.

“Zeyneb” adlı kullanıcı ise “özrünün gerekçelerini renkli cümlelerle sıralamayı ihmal etmedi: “Google’a girip bu gorseli buldum, kusura bakmayin dememin sebebi de savcilkla ugrasmamak icindi haksiz yere icerde olanlara benzemek istemem... kendi halinde bir ogrenci oldugum icin geri vites yapmak durumunda kaldim savcilikta degil okulda olmak isterim... Melih gokcekten ozur dilemek zorunda kaldim savciliga verir diye ya gercekten kendimi bi kanalizasyon cukuruna atmak istiyorum” tweetlerini de özrünün arkasından sıraladı.

Ancak “Zeyneb”in bu habern yazıldığı sırada attığı bir tweet tek bir fotoğraftan bile nasıl fırtına kopabileeceğini gayet iyi gösterdi: “Siyasetten neden nefret ettigimi bugun bir kez daha anladim, gelen mentionlar hem cok komik hem beni gercekten anlayanlar var tesekkur ederm”Haber: ENİS TAYMAN - enis.tayman@radikal.com.tr / Arşivi

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, CHP’li bazı milletvekilleri ile birlikte TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

BDP heyetinin İmralı ziyaretine değinen İnce, Silivri Cezaevi’nde İlker Başbuğ’a yaptığı ziyarette yaşadıklarını anlattı.

BDP’li heyetin İmralı ziyareti hakkında konuşan Muharrem İnce, "Ben bu ülkenin bir milletvekiliyim. Altan Tan da bu ülkenin bir milletvekili. Silivri Cezaevi’nde İlker Başbuğ’u ziyaretimde yaşadıklarımı anlatıyorum. Kemerimi, ayakkabılarımı çıkardılar. Bozuk paralarımı, çakmağımı, telefonumu aldılar. X-Ray cihazından geçirdiler. Soğuk bir salonda sabahtan demlenmiş acı bir çay içtik. Benim içeriye toplu iğne sokma Şansım dahi yoktu. Altan Tan’ın gazetelere anlattığı İmralı’daki Abdullah Öcalan’a yaptıkları ziyareti söylüyorum. ’Üstümüz aranmadı. İsteseydik kayıt cihazı götürebilirdik. 2 porsiyon yemek yedik.’ Elini kolunu sallayarak gidiliyor. Ben de milletvekiliyim o da milletvekili" diye konuştu.

Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda CHP’li üyelerin önerilerinin reddedildiğini belirten İnce, "Tayyip Öcalan- Abdullah Erdoğan’ Anayasası yapmak istiyorlar. Yapılmak istenen bu. Türk vatandaşlığı ve Türk milleti kavramını anayasadan çıkarmak istiyorlar. Eğitim dilinin değiştirilmesini istiyorlar. Anlaşmışlar burada. ’Yerel yönetimlere yetki veriyoruz’ diyerek özerk yönetimi ve federasyona bir geçiş ve olanak tanımak istiyorlar. Başkanlık sistemi altında bir diktatörlük kurmak istiyorlar. Bizim taleplerimiz reddedildi ama AKP-PKK talepleri bu dört maddeden oluşmaktadır" dedi.

Muharrem İnce, son günlerde bir kısım medyanın ’AKP özgürlükçü ve demokrat bir anayasa yapmak istiyor. CHP ise 1930’luların kafasında ve özgür bir ülke istemiyor’ dediğini belirterek CHP’li üyelerin Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda yaptıkları önerilerinin AKP tarafından reddedildiğini söyledi.

Muharrem İnce, "Seçim barajının yüzde 5’e düşürülmesini istemişiz. AKP bunu reddetmiş. Yargı bağımsızlığı istemişiz. AKP bunu reddetmiş. Grev hakkı istemişiz. AKP bunu reddetmiş. Toplu sözleşmeyi istemişiz. AKP bunu reddetmiş. Kadınların temsili...’Eşit temsili devlet gözetlemekle yükümlüdür’ demişiz. AKP bunu reddetmiş. Kamu görevlisine güvence istemişiz. AKP bunu reddetmiş. ’Taşeronluğa son’ demişiz. AKP bunu reddetmiş. Sendika hakkının genişletilmesini istemişiz. AKP bunu reddetmiş. ’Hiç kimse dini, dili, mezhebi, ve düşüncesi nedeniyle ayrımcılık yapılamaz, hor görülemez ötekileştiremez. dışlanamaz’ demişiz. ’Devlet bütün din, mezhep, inançlara eşit mesafede durmakla yükümlüdür’ demişiz ve ’Devlet tüm eylem ve işlemlerinde buna uymakla yükümlüdür’ demişiz. AKP bunu reddetmiş" dedi.

"TAYYİP ÖCALAN-ABDULLAH ERDOĞAN’ ANAYASASI YAPMAK İSTİYORLAR"

Muharrem İnce sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunu yazamayız Laikliğe ne gerek var’ demişler. Şimdi bunları öneren CHP ileri, demokrat ve özgürlükçü değil mi ? Bunları biz önermişiz. AKP bunları reddetmiş. Biz devrimci bir partiyiz. Bunun karşılığında ise AKP-PKK anayasası yapmak istiyorlar. ’Tayyip Öcalan- Abdullah Erdoğan’ Anayasası yapmak istiyorlar. Yapılmak istenen bu. Çok net bir şekilde söylüyorum bunu. Türk vatandaşlığı ve Tük milleti kavramını anayasadan çıkarmak istiyorlar. Eğitim dilinin değiştirilmesini istiyorlar. Anlaşmışlar burada. ’Yerel yönetimlere yetki veriyoruz’ diyerek özerk yönetimi ve federasyona bir geçiş ve olanak tanımak istiyorlar. Başkanlık sistemi altında bir diktatörlük kurmak istiyorlar. Bizim taleplerimiz reddedildi ama AKP-PKK talepleri bu dört maddeden oluşmaktadır. Türkiye’nin geldiği noktaya gerçekten üzülüyoruz. Bunu yazacak yürekli bir gazete arıyorum. Dün söylediklerim hiçbir gazete ve televizyonda söylenmedi."

DHA




 Nurgül Yeşilçay GQ'ya çok cesur pozlar verdi.

Nurgül Yeşilçay Altın Koza

27 Şubat 2013 Çarşamba




Sinema oyuncusu ve moda tasarımcısı Mischa Barton, Beverly Hills'teki evine aylığı 35 bin dolardan kiracı arıyor. 27 yaşındaki Barton'ın evi 8 milyon dolar değerinde. Beverly Hills'in en güzel noktalarından birinde olan villa tarzındaki evde 8 yatak odası ve 10 banyo yer alıyor. Bahçesinde misafirler için 3 ayrı konuk evi de yer alan villanın SPA'sı ve yüzme havuzu da bulunuyor. Barton, evi 2010 yılında 8.7 milyon dolara satışa çıkarmıştı.