Survivor Eda'dan ilginç sözler Survivor Ünlüler takımının ilk elenen ismi Eda Özerkan, yarışmayla ve adada yaşadıklarıyla ilgili çok özel şeyler anlattı. İlk başta insanlara güvendiğini belirten Özerkan ‘Adadaki erkekler, ‘Kadınlar daha çok dedikodu yapar’ tezini yıktı’ dedi.
Survivor’dan geleli kısa bir süre oldu. Alışabilidiniz mi geri döndükten sonra?
Yaklaşık iki hafta oldu. Uzun zamandır yemek yiyemiyorum. Çünkü mide kabul etmiyor. 10 gram yiyorum, 11’de mideye sinyal gidiyor ve çıkarmak zorunda kalıyoruz. Az az beslenip, sıvı şeyler tüketmeye çalışıyorum. Çok uzun süre etsiz kaldım. Gelir gelmez et yedim ve yer yemez lavaboya koşturmak zorunda kaldım. Hâlâ eskisi gibi yemek yiyemiyorum. Duşa girmek istedim yarım saat duşa baktım. Yatakta yatamadım, yere yastık yorgan atıp yerde yattığım bile oldu. Sabah 5’te bile gözlerim açık.
İÇİMDEKİ AmazonU AİT OLDUĞU YERE GÖTÜRMEK İSTEDİM
Dışarıdan çok naif ve kolay incinebilen biri gibi görünüyorsunuz. Survivor’a gitme kararını nasıl aldınız?
O adrenalini, heyecanı sonuna kadar yaşamak, içimdeki amazonu ait olduğu yere götürmek istedim. İçimde hakikaten bir amazon var. Normal hayatımda da hareketli ve adrenalini tavan yaşayan bir insanım. Lunapark manyağıyımdır. Mesela benim korkularım vardı. Böcek gördüğüm zaman koşarak kaçardım, tiksinirdim. Şimdi Survivor’a gittim, korkuyla yüzleştim. Yılanı canlı canlı elime alıp oynadım. Kendini keşfedebileceğin tek yer Survivor.
Sizi en çok zorlayan şey ne oldu adada?
Havanın sıcaklığı ve açlık… Dayanmasına dayanıyorsun. Ben açsam, karşı taraf da aç… Herkes aç! İlk yattığımızda tahta baraka çok zorladı. Oranın yağmuru da barakanın içine girdi, nemliydi ve üşüdük. Böcek korkusundan kapşonla yüzümüzü kapatıp, komple battaniyeyi örtüyorduk. Uykudan çok uyandım, gece çok altımızdan bir şeyler geçti. Palmiyeleri ne gezdiğini görmek için çıkardık.
GECE ÜÇTE TUVALET İÇİN KOŞARAK ORMANA GİTTİM
Adada daha fazla devam etmeyi mi bekliyordunuz?
Sonuna kadar giderdim arkadaşlarım adaletli davransaydı. Tereddütüm yoktu. Her türlü şartı göze alarak gittim. Tuvalet yok. 4 kız ormanın derinliklerine gidiyorduk. Her an karşımıza her şey çıkabilir diye. Mümkün olduğu kadar o işleri geceye bırakmıyorduk. Hava kararmadan tuvalet işini bitiriyorduk. Bir defasında Hindistan cevizini çok tükettiğim için onunla ilgili bir anım oldu. Duygu ‘Karın ağrısı yapar çok yeme’ demişti. Ben de ‘Duygu o kadar açım ki, umrumda değil’ demiştim. Yedim, gece saat 3 gibi hava zifiri karanlık, o karın ağrısıyla ormana nasıl gittiğimi bilmiyorum. O an gözün hiçbir şey görmüyor yılan çıktı, fare çıktı… Nasıl gittiğime inanamadılar.
Demet Akalın’ın size ‘Süs bebeği’ yakıştırması çok sert değil miydi?
Onun kararını kendi veremez. Kimsenin haddi değildir ‘Eda buraya yakışıyor veya yakışmıyor’ demek. Benim kararıma saygı duymak zorundalar. Bu bir. Sınırlarını aştı, o sınırlara uygun çerçevede yapsaydı cevap bile vermeyecektim. Sizin söylediğiniz şarkıcı eleştiri yapmadı. Her zamanki yaptığı şeyi yaptı. Bir sanatçının örnek olması lazım. Detayına girdim çok fazla haddini aşmış. Survivor ‘Hadi kek börek yap, izleyelim’ gibi kolay bir mantık değil. Bir gün aç kal bakalım ne yapacaksın? Bu ‘ben mikrofonu alayım, arkadan müzik gelsin. Bir saat sonra sahneden ineyim’e benzemez. Kusura bakmasınlar.
DEDİKODULARIN ELEBAŞI AKIN’MIŞ!
Pişmanlık duyduğunuz kavgalarınız oldu mu adada?
Ben orada pişmanlık duyacağım hiçbir şey yapmadım. Savunduğum her şeyin arkasından koştum. Ahmet’le problemlerimiz vardı ve onun yüzüne ‘Samimiyetsizsin’ dedim. Hep şöyle bir tez var, kadınlar dedikodu yapar. Programı çıktıktan sonra izledim. Erkeklerimiz bu tezi yıkmış. Genelleme yapmıyorum. Özellikle üçlümüz var, Akın, İsmail, Ahmet. Maşallah bir kulistir gidiyor. Madem bu kadar cesaretliysen çık karşıma konuş. Biz Akın’la çok iyiydik. Ben hep Ahmet’le tartışıyordum. Meğer asıl elebaşı Akın’mış. Şok bende. Beraber yarışırken ‘Edacım süpersin, erkek olarak böyle yarışamadım’ diyor, sonra alevliyor. Şimdi Duygu’ya oynuyorlar, çünkü amaçları kız göndermek. Hep son sayılara İsmail’i koyup ‘Onun sayesinde ödül aldık’ gibi gösteriyorlar.
Kendi tavrınızdan memnun musunuz adadaki olaylara karşı?
Bana yaptıklarının aynısı. Hikaye aynı, senaryo aynı, sadece oyuncular farklı. Birazcık söylediğin şeyin arkasında olacaksın. Bazı arkadaşlarım bunu yapamadılar. Ben bayan olduğum halde yapabildim. Ben giderken İsmail hakkında uçakta coştuk, iyi ki var, çok eğleneceğiz derken farklı yönlerini gördüm. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovdular. Ben doğru söyledim. Ben devamlılığımı hep korudum. Ben karakterimi Survivor’da bırakmadım. Benim için asıl güç karakter gücüdür.
‘BEN BU ADAYA FAZLAYIM’ DİYE DÜŞÜNDÜM
Adadayken en çok neyi özlediniz?
Bazı insanların ikiyüzlülüklerini görünce bir an iç sesin ‘ben buraya, bazı insanlara fazlayım’ diyor. Açıksözlü olmamak gerekiyor. Etrafına bakıyorsun, bazı insanlar kapalı kutu. Oradaki en büyük rahatlığımız her şeyden bihaber olmaktı. Bayağı bir temizlenerek buraya geliyorsun.
Bir çok ünlü makyajsız yakalandığında gazetecilere çok sinirleniyor. Siz orada 17 gün en doğal halinizle yer aldınız.
Ben günlük hayatımda hiç makyaj yapmam. Steril bir hayat yaşıyorum. Pazara gider, markete gider evde ablamla temizlik yaparım. En büyük artısı Survivor’un şu oldu: Artık daha rahat makyajsız çıkıyorum. İnsanlar alıştı. Benim zaten egolarım yoktu.
Kendinizi çok zayıf buluyor musunuz?
Çok zayıfladım. Kilo verince direk yüzüm çöküyor. Üç haftada 5 kilo verdim. Boyum 1.75, şu an 50 kiloyum. Her gittiğim yerde şaşırıyorlar.
Peki sizce Survivor’ı kim kazanacak?
Ünlüler’den Tolga ya da Gökhan, Gönüllüler’den Yiğit. Son dörde Turabi de kalır bence.
O ÜÇLÜYLE ASLA BİR ARAYA GELMEM
Döndükten sonra insanlardan nasıl tepkiler aldınız?
Şahane. %95’i ‘çok karakterliymişsin, düzgünmüşsün, lafının her zaman arkasındaydın ve giderken Ahmet’i öpmeyerek bunu gösterdin’ dediler. Hiç ikiyüzlü değilim. Görüşmeyeceğim üç isim var: İsmail, Akın, Ahmet. Ama profesyonel olarak işle alakalı bir araya gelirim. Ama özel hayatıma girmeyecek insanlar.
Kaynak: Akşam
Survivor’dan geleli kısa bir süre oldu. Alışabilidiniz mi geri döndükten sonra?
Yaklaşık iki hafta oldu. Uzun zamandır yemek yiyemiyorum. Çünkü mide kabul etmiyor. 10 gram yiyorum, 11’de mideye sinyal gidiyor ve çıkarmak zorunda kalıyoruz. Az az beslenip, sıvı şeyler tüketmeye çalışıyorum. Çok uzun süre etsiz kaldım. Gelir gelmez et yedim ve yer yemez lavaboya koşturmak zorunda kaldım. Hâlâ eskisi gibi yemek yiyemiyorum. Duşa girmek istedim yarım saat duşa baktım. Yatakta yatamadım, yere yastık yorgan atıp yerde yattığım bile oldu. Sabah 5’te bile gözlerim açık.
İÇİMDEKİ AmazonU AİT OLDUĞU YERE GÖTÜRMEK İSTEDİM
Dışarıdan çok naif ve kolay incinebilen biri gibi görünüyorsunuz. Survivor’a gitme kararını nasıl aldınız?
O adrenalini, heyecanı sonuna kadar yaşamak, içimdeki amazonu ait olduğu yere götürmek istedim. İçimde hakikaten bir amazon var. Normal hayatımda da hareketli ve adrenalini tavan yaşayan bir insanım. Lunapark manyağıyımdır. Mesela benim korkularım vardı. Böcek gördüğüm zaman koşarak kaçardım, tiksinirdim. Şimdi Survivor’a gittim, korkuyla yüzleştim. Yılanı canlı canlı elime alıp oynadım. Kendini keşfedebileceğin tek yer Survivor.
Sizi en çok zorlayan şey ne oldu adada?
Havanın sıcaklığı ve açlık… Dayanmasına dayanıyorsun. Ben açsam, karşı taraf da aç… Herkes aç! İlk yattığımızda tahta baraka çok zorladı. Oranın yağmuru da barakanın içine girdi, nemliydi ve üşüdük. Böcek korkusundan kapşonla yüzümüzü kapatıp, komple battaniyeyi örtüyorduk. Uykudan çok uyandım, gece çok altımızdan bir şeyler geçti. Palmiyeleri ne gezdiğini görmek için çıkardık.
GECE ÜÇTE TUVALET İÇİN KOŞARAK ORMANA GİTTİM
Adada daha fazla devam etmeyi mi bekliyordunuz?
Sonuna kadar giderdim arkadaşlarım adaletli davransaydı. Tereddütüm yoktu. Her türlü şartı göze alarak gittim. Tuvalet yok. 4 kız ormanın derinliklerine gidiyorduk. Her an karşımıza her şey çıkabilir diye. Mümkün olduğu kadar o işleri geceye bırakmıyorduk. Hava kararmadan tuvalet işini bitiriyorduk. Bir defasında Hindistan cevizini çok tükettiğim için onunla ilgili bir anım oldu. Duygu ‘Karın ağrısı yapar çok yeme’ demişti. Ben de ‘Duygu o kadar açım ki, umrumda değil’ demiştim. Yedim, gece saat 3 gibi hava zifiri karanlık, o karın ağrısıyla ormana nasıl gittiğimi bilmiyorum. O an gözün hiçbir şey görmüyor yılan çıktı, fare çıktı… Nasıl gittiğime inanamadılar.
Demet Akalın’ın size ‘Süs bebeği’ yakıştırması çok sert değil miydi?
Onun kararını kendi veremez. Kimsenin haddi değildir ‘Eda buraya yakışıyor veya yakışmıyor’ demek. Benim kararıma saygı duymak zorundalar. Bu bir. Sınırlarını aştı, o sınırlara uygun çerçevede yapsaydı cevap bile vermeyecektim. Sizin söylediğiniz şarkıcı eleştiri yapmadı. Her zamanki yaptığı şeyi yaptı. Bir sanatçının örnek olması lazım. Detayına girdim çok fazla haddini aşmış. Survivor ‘Hadi kek börek yap, izleyelim’ gibi kolay bir mantık değil. Bir gün aç kal bakalım ne yapacaksın? Bu ‘ben mikrofonu alayım, arkadan müzik gelsin. Bir saat sonra sahneden ineyim’e benzemez. Kusura bakmasınlar.
DEDİKODULARIN ELEBAŞI AKIN’MIŞ!
Pişmanlık duyduğunuz kavgalarınız oldu mu adada?
Ben orada pişmanlık duyacağım hiçbir şey yapmadım. Savunduğum her şeyin arkasından koştum. Ahmet’le problemlerimiz vardı ve onun yüzüne ‘Samimiyetsizsin’ dedim. Hep şöyle bir tez var, kadınlar dedikodu yapar. Programı çıktıktan sonra izledim. Erkeklerimiz bu tezi yıkmış. Genelleme yapmıyorum. Özellikle üçlümüz var, Akın, İsmail, Ahmet. Maşallah bir kulistir gidiyor. Madem bu kadar cesaretliysen çık karşıma konuş. Biz Akın’la çok iyiydik. Ben hep Ahmet’le tartışıyordum. Meğer asıl elebaşı Akın’mış. Şok bende. Beraber yarışırken ‘Edacım süpersin, erkek olarak böyle yarışamadım’ diyor, sonra alevliyor. Şimdi Duygu’ya oynuyorlar, çünkü amaçları kız göndermek. Hep son sayılara İsmail’i koyup ‘Onun sayesinde ödül aldık’ gibi gösteriyorlar.
Kendi tavrınızdan memnun musunuz adadaki olaylara karşı?
Bana yaptıklarının aynısı. Hikaye aynı, senaryo aynı, sadece oyuncular farklı. Birazcık söylediğin şeyin arkasında olacaksın. Bazı arkadaşlarım bunu yapamadılar. Ben bayan olduğum halde yapabildim. Ben giderken İsmail hakkında uçakta coştuk, iyi ki var, çok eğleneceğiz derken farklı yönlerini gördüm. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovdular. Ben doğru söyledim. Ben devamlılığımı hep korudum. Ben karakterimi Survivor’da bırakmadım. Benim için asıl güç karakter gücüdür.
‘BEN BU ADAYA FAZLAYIM’ DİYE DÜŞÜNDÜM
Adadayken en çok neyi özlediniz?
Bazı insanların ikiyüzlülüklerini görünce bir an iç sesin ‘ben buraya, bazı insanlara fazlayım’ diyor. Açıksözlü olmamak gerekiyor. Etrafına bakıyorsun, bazı insanlar kapalı kutu. Oradaki en büyük rahatlığımız her şeyden bihaber olmaktı. Bayağı bir temizlenerek buraya geliyorsun.
Bir çok ünlü makyajsız yakalandığında gazetecilere çok sinirleniyor. Siz orada 17 gün en doğal halinizle yer aldınız.
Ben günlük hayatımda hiç makyaj yapmam. Steril bir hayat yaşıyorum. Pazara gider, markete gider evde ablamla temizlik yaparım. En büyük artısı Survivor’un şu oldu: Artık daha rahat makyajsız çıkıyorum. İnsanlar alıştı. Benim zaten egolarım yoktu.
Kendinizi çok zayıf buluyor musunuz?
Çok zayıfladım. Kilo verince direk yüzüm çöküyor. Üç haftada 5 kilo verdim. Boyum 1.75, şu an 50 kiloyum. Her gittiğim yerde şaşırıyorlar.
Peki sizce Survivor’ı kim kazanacak?
Ünlüler’den Tolga ya da Gökhan, Gönüllüler’den Yiğit. Son dörde Turabi de kalır bence.
O ÜÇLÜYLE ASLA BİR ARAYA GELMEM
Döndükten sonra insanlardan nasıl tepkiler aldınız?
Şahane. %95’i ‘çok karakterliymişsin, düzgünmüşsün, lafının her zaman arkasındaydın ve giderken Ahmet’i öpmeyerek bunu gösterdin’ dediler. Hiç ikiyüzlü değilim. Görüşmeyeceğim üç isim var: İsmail, Akın, Ahmet. Ama profesyonel olarak işle alakalı bir araya gelirim. Ama özel hayatıma girmeyecek insanlar.
Kaynak: Akşam